18 Temmuz 2015 Cumartesi

Salıncak





Hayat tıpkı salıncak. Eğer ayakların yere basıyorsa ufacık sınırlar içinde gidip gelirsin. Güvende, emin ama bir arpa boyu yol alamadan. Kaldırdığın anda zincirlerin kırılır, ipin boşalır. Hızlanmaya, ivme kazanmaya başlarsın. Böylece daha fazla görürsün. Gördüğün o birbirinden ayrı yanan her ışık bir yaşam. Hayatta kalabilme mücadelesi. Sende ayaklarını kaldırıp sallanmaya başladığın anda bu girdabın içindesin demektir. Karışırsın, çözülür benliğinin farkına varırsın. Yüzüne çarpan rüzgarın dokunuşu değişmiştir. Sana destek için vardır. Üşütmez. Ürkütmez. Dalgalanan saçların kokunu salar rüzgara, o da bir kartalın kanadına tutunur. En yükseğe, yenilmezliğe olan özlemin ellerinle tuttuğun zincirlerde. Avuçlarında. Senin tekelinde. Bırakıp kurtulmak ya da sıkı sıkıya sarılmak.

 
Esarette güzeldir bazı zamanlarda, zincirleri sevdikten sonra.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder